HORONDA KADINLARIMIZ VE KIZLARIMIZ…!

HORONDA KADINLARIMIZ VE KIZLARIMIZ…!

Son zamanlarda her şeyde olduğu gibi, Kültürümüzde, Folklorumuzda (Halk bilimimizde), Halkoyunlarımızda ve Horonlarımızda yozlaşmalar, bozulmalar, eklemeler, uydurmalar ve benzeri başıbozukluklar aldı başını gitmektedir.

Toplum hayatının her türlü süzgecinden geçerek binlerce yılda oluşan ve devam ederek gelen kültürümüzün en önemlilerinden olan Folklorumuz (Halk bilimimiz) ve Horonumuz bir takım uygulamalar neticesinde doğal yapısından, kurgusundan, kutsal ve mistik anlayışından ve değerinden uzaklaştırılmaktadır. Bu konuda herkesin dikkatli olması gerekir. Zira toplumumuzu farklı ve özel kılan bu değerlerimizdir. Bizleri biz yaban kültür değerlerimizi erozyona uğratırsak kimliğimizi, kişiliğimizi ve nihayet varlığımızı da kaybedebiliriz..

Yayla şenliklerimizi konserler, festivaller ve tavernalar gibi algılayıp uygulamakla işin esas ruhunu kaybettiğimiz gibi şimdi de Horonumuzda benzeri uygulamalarla Kültürümüzü ve Folklorumuzu ana kimliğinden uzaklaştırmaktayız..

Kadınlarımız ve kızlarımız horonlarında,

A -Ellerini ve ayaklarını fazla kaldırmakta, zıplamakta ve çökmekte.

B- Horonun ortasına çıkan bir iki kadın veya kız oyuncu oyun diye kıvırıp göbek atmakta,

C- Erkekler gibi silkelenmekte, titremekte ve ayak sallamakta,

D- Erkeklere has oyunları oynamakta veya oynatılmaktadırlar..

Bu oyun tarzı Kadınlarımızın ve kızlarımızın, zarafetlerine, inceliklerine ve nihayet fiziksel ve doğal yapılarına uymayan, yakışmayan ve aykırı olan oyun tarzıdır. Folklor (Halk bilimi) ve Horon bir yaşam tarzı, bir hayat felsefesi ve değeridir. Bu doğasının dışına çıkılmamalıdır. Çıkılırsa bu folklor (Halk bilimi) ve Horon olmaz..

Horon; Sululuğu, taşkınlığı ve abartıyı kaldırmaz. Asil bir oyundur. O yüzden asaletli oynanması gerekir. Şov yapmak adına horonu bozmamalıyız.

Horon, Anamız, Yârimiz, Kızımız ve vatanımız gibidir. Bu ruhla horonu sahiplenmek ve öyle oynamak gerekir.

Horoncu, Kültürümüzün örnek insanıdır. Geleneğimize bağlı, ahlaklı, terbiyeli, hoşgörülü, saygılı ve sevgi dolu olmalıdır..

İnsanlar elbette kendilerine göre oyunlar ve sanatlar yapabilirler. Bu amaçla Folklorumuzdan ve horonumuzdan esinlenerek ve faydalanarak ortaya eserler koyabilirler. Bu başka bir şeydir.  Ama lütfen Folklorumuzu ve horonumuzu bozan, yozlaştıran ve asimilasyona neden olacak eklemelerden ve uydurmalardan vaz geçelim. Esas değerimizi ve kaynağımızı bozup yok edersek kültürümüze ve folklorumuza onarılmaz zararlar verebiliriz.

Birileri kırılacak, üzülecek, eleştirecek veya kızacak ve bunun sonucu bana olan sevgi ve saygı zarar görecek endişesi taşımadan, Folklorcu ve duyarlı bir kültür adamı olarak bu değerlendirmeleri yapmak zorundayım. Bu hem hakkım, hem görevim hem de benim için bir sorumluluktur. Saygılarımla

EYLÜL 2003

Hasan Okhan Okumuş

E-posta Girişi
E-Mükellef Girişi